Osmanlı Ordusu
Osmanlı ordu teşkilatı, Anadolu Selçukluları, İlhanlılar ve Memlüklüler devletlerinin askeri teşkilat yapılarından belirli ölçülerde yararlanılarak kurulmuştur.
Osmanlı İmparatorluğu Ordusu'nun Başkomutanlık görevini Hakanlar yapmışlardır.
Yaya ve atlılardan oluşturulan kısma "yaya”, süvarileri ise "müsellem” şeklinde adlandırılmıştı. Kapıkulu Ocakları'nın kuruluşuna kadar savaşlarda fiili olarak hizmet gördüler.
Osmanlı Devletinin temeli atılırken süvari olan beylik kuvvetlerinin yerine vezir Alâaddin Paşa ile Kadı Cendereli Kara Halil'in tavsiyeleriyle Türk gençlerinden oluşan ayrı ayrı biner kişilik yaya ve müsellem isimleriyle muvazzaf iki sınıf piyade ve süvari kuvveti kuruldu.
Osmanlı ordusunda; alemkılıç, ok, sapan, bozdoğan, topuz da denilen gürz, kamçı, döğen, balta, meç, şimşir, gaddara, yatağan, hançer, kama, mızrak, cirit, kantariye, kastaniçe, süngü, zıpkın, tırpan, çatal, halbart, mancınık, müteharrik kule, şayka, zarbazen, miyane zarbazen, şahî zarbazen, şakloz, drankı, bedoluşka, marten, ejderhan, kolonborna, miyane, balyemez adlarındaki toplar şişhaneli karabina, çakmaklı, fitilli çeşitleriyle tüfek, tabanca, zırh, karakal, miğfer, dizçek, kolçak, kalkan da düşman silâhından muhafaza için kullanılırdı.
Beylik-Devlet Döneminde Osmanlı Ordusu
Ordu, Osman Gâzi (1281-1327) devrinde Türk atlı aşîret kuvvetlerinden oluşmaktaydı.
Osman Bey'in babasi Ertuğrul Gazi, Selçuklu Selçuklu Sultanı Sultan Alâaddin tarafindan Bizans sınırına bir uç beyi olarak tayin edilmişti. Ertugrul Gazi'ye yurt olarak verilen yer bugünkü Bursa, Kütahya ve Bilecik vilâyetlerinin sınırlarının birleştigi yerdir.
İlk seferler ve fetihler beyliğe bağlı aşiret kuvvetleri ile yapılmıştır. Zamanla fetihlerin genişlemesi sefere çıkacak asker ihtiyacını arttırdığından düzenli bir ordunun kurulması zorunlu hale gelmiştir.
Beylikler döneminde Osmanlı, komşu Türkmen beylikleriyle mücadele yerine, Balkanlar üzerine seferler yapmıştır. Topraklarını çok kısa bir sürede genişleten ve savaşmak ve yönetmek ikilemi ile karşı karşıya kalan Osmanlının basit beylik yapısından kurtulması için düzenli bir devletin niteliği olan askeri, siyasi, iktisadi ve sosyal yapısal öğelerin oluşturulmasını ve gelişti-rilmesini zorunlu haline getirmiştir.
Osmanlı kuvvetleri beylik döneminde yaya ve müsellemlerden meydana geliyordu.
Yükselme Döneminde Osmanlı Ordusu (1452-1579)
Osmanlı Devleti’nin beylik-devlet siyasetinden imparatorluk siyasetine geçişi imparatorluk içinde bağımsız güç bırakmak istemeyen, merkezi otoriteyi devşirme-kapıkulu-yeniçeri-enderun sistemiyle sağlamlaştırmak isteyen II. Mehmet ile başlamıştır.
II. Mehmet Yeniçeri ocağına büyük önem vermiş Çandarlı ailesinden sonra vezir-i azamlığa devşirme-kapıkulu kökenliler getirilmeye başlanmış ve yeniçeri-devşirme aristokrasisi Cem ve II. Beyazıt arasında çıkan taht kavgasında belirleyici rol oynayarak tımarlı sipahi-Türk aristokrasisine karşı üstünlük sağlamışlardır.
Duraklama Döneminde Osmanlı Ordusu (1566-1699)==
Kanunî Sultan Süleyman'ın ölümü ile, devletin henüz karalarda üstünlüğü, iç denizlerde hakimiyeti ve sosyal düzeni devam etmekte idi.
Duraklama Döneminde artık ihtiyaç kalmayan yaya ve müsellemler ve voynuklar gibi bazı eski askeri birlikler kaldırılmıştır. Kapıkullarının sayısı 1610'larda 40.000'e çıkmış, tımarlı sipahi sayısı 20.000'e düşmüştür. Sonuç olarak, tımar sisteminin bozulmasının en olumsuz tarafı, devletin iktisadi yapısına yansımasıdır.
Gerileme döneminde Osmanlı Ordusu (1699-1792)== Gerileme döneminde, Avrupa örnek alınmaya çalışılmış, teknik ve ekonomik alanlarda yapılanmaya gidilirken Donanmanın yenilenmesi gibi askeri birtakım yenileşme çabalarına gidilmiştir.salak ve gerıler ıcın soyluorum buraya abuksabuk bıseyler yazmayınn.....
Çöküş Döneminde Osmanlı Ordusu (1792-1918)
- Osmanl devleti [timur] devltiyle girdiği [ankara savaşını] kaybederek istanbul fethini 50 yıl geciktirmiştir.
- Osmanlı devleti timur devletine kaybetmesi sonucunda yıkılma sürecine girmiştir.
- III. Murat döneminden itibaren kapıkulu ocaklarına kanunlara aykırı asker alınarak sayılarının artırılması
- Osmanlı devleti timur devleti ile girdiği svaşı kaybederek stambul fethini 50 yıl geciktirmiştir.
- osmanlı devletini timur devletine yenilmesi sonucu osmanlı devleti yıkılma sürecine girmiştir.
- Yeniçerilerin geçim sıkıntısını ileri sürerek askerlik dışında işlerle uğraşmaları
- İltizam sisteminin yaygınlaşması üzerine tımar sisteminin önemini kaybetmesi ve eyaletlerde asker yetiştirilmemesi
- Denizcilikle ilgisi olmayan kişilerin donanmanın başına getirilmesi
- Avrupa’da meydana gelen harp teknolojisindeki gelişmelerin takip edilmemesi
gibi etkenler Osmanlı askeri sisteminin bozulmasına neden olmuştur.
Askeri Tayınlar
Askeri tayın ekmek, et, bulgur ve sade yağdan ibaret olup, cuma geceleri için de pirinç verilirdi.
Osmanlı Ordusu'nda eğitim
Mühendishane-i Bahr-i Hümayun, tersane ve donanmanın geliştirilmesi ve de tersane halkının eğitilmesi amacıyla kurulan denizcilik okulu.
Aşiret Mektebi, Sultan İkinci Abdülhamid Han tarafından, 21 Eylül 1892 tarihinde Aşiretlerin yoğun ve hakim olduğu bölgeleri muhafaza etmek için, bunların reislerinin ve ağalarının çocuklarını, Osmanlı kültürüyle yetiştirerek devlete ve saltanata bağlamak amacıyla açılan okul.Aşiret çocukları subay olarak da yetiştirilmiştir.
Askeri Teşkilat
Yaya ve müsellemlerin temelini attığı ordu teşkilatı zamanla kuvvet ve sınıflara ayrılmıştır. Osmanlı ordusu başlıca 4 ana kuvvetten oluşmaktadır. Bunlar; Kapıkulu Ocağı, Eyalet askerleri, Akıncılar ve Donanmadır.
Kapıkulu Ocağı
Kapıkulu Piyadeleri ve süvarilerinden oluşmuştur.
Kapıkulu Piyadeleri; Acemi Ocağı, Yeniçeri Ocağı, Cebeci Ocağı, Topçu Ocağı, Top Arabacılar Ocağı, Humbaracı Ocağı, Lağımcılar, Sakalar,
Kapıkulu Süvarileri: Silahtar, Sipahi, Sağ Ulufeciler, Sol Ulufeciler, Sağ Gureba bölüğü, Sol Gureba bölüklerinden oluşmakta idi.
Eyalet Askerleri
Eyalet askerleri; Yerli Kulu; Azab, Sekban , Tüfenkçi, İcareli, Lağımcılardan, Serhat Kulu: Deliler (Deli), Gönüllüler, Beslilerden, Topraklı Süvari ve Tımarlı Sipahilerden oluşmakta idi.
Akıncılar
Müslüman Türklerden meydana getirilen hafif süvari kuvvetlerine verilen bu isim, 500 sene sonra Avrupa'da "komando" olarak ortaya çıkacaktır. Akıncılardan bin kişinin komutanına binbaşı, yüz askerin komutanına yüzbaşı ve on neferinkine de onbaşı denilirdi. Bunların hepsinin üstünde de akıncı beyi denilen akıncı kumandanı vardı buna Akınal ve akıncı sancak beyi de denilirdi. Ayrıca akıncılar, savaşlarda keşif amaçlı en önden de giderdi ve Osmanlı Devleti tarihinde önemli bir yere sahiptirler.Akıncılar sayesinde istanbul bile fetedilmiştir bu yüzden akıncılar önemli bir yere sahiptirler...